Apaçi kralı Okan Bayülgen
Apaçilerin Kralı Sensin Okan Bayülgen
CilekesEditor @patlakhaberbu gece (5 ekim 2010) uykum kaçınca yataktan kalkıp kendime bir çay suyu koydum tv yi açtım
zapping yapıyorum aa bi baktım psikiyatrist bir kadın Apaçi dansı üzerine konuşuyor.
sonra bir baktım program hiç sevmediğim adam Okan Bayülgen in "Muhabbet Kralı" programıymış.
sosyal konuları sevdiğim için "Okan'a Tahammül etmek pahasına da olsa" programı izlemeye başladım.
programdan halk gözüyle görebildiğim şu oldu;
biri ergen psikolojisi uzmanı, Biri Bahçeşehir üniversitesi sosyal bilimler öğretim üyesi iki bayan ve Okan Bayülgen, yani tuzu kuru elit kesim oturmuşlar gecenin bir yarısı
yok dans dersi almak lazımmış, içten geldiği gibi dans etmek apaçi dansı olurmuş.
yok millet sonradan görmeymiş. oturmuşlar apaçi kültürünü eleştiriyoruz nanesiyle milletle
dalga geçiyorlar.
canlı bağlantı için telefon numarası verseydi arayıp onlara en kral apaçilerin kendileri olduğunu
açıklayacaktım ama herhalde bu cahil apaçi kılıklı halka güvenmedikleri için canlı bağlantı numarası vermediler.
APAÇİ KÜLTÜRÜ NEDİR?
Muhabbet kralına bakarsanız apaçi kıroluğun sonradan görmeliğin bugünkü adıdır.
ama aslında apaçi kavramı saçma bir müzik ve kuralsız içten gelen dans videosu ile ortaya çıkmış internet popülizminden başka birşey değildir. kimlik sahibi olmayan medya ve internetin yönlendirmesi ile yaşayan gençler, popüler olan şeylere yönelerek kendilerini çevrelerinde popüler
addetmek için apaçi gibi emo gibi kılıklara girerler.
HER İÇTEN GELEN DANS APAÇİ DANSI MIDIR?
Bir kere apaçi dansına özenip apaçi dansı yapan gençler içlerinden geldikleri
gibi dansetmiyorlar. videolarda gördükleri apaçi dansına has el kol ve beden figürlerini taklit edip benzetmeye çalışıyorlar. buna içten gelen dans denmez.Muhabbet Kralı'nda Bahçeşehir Üniversitesi Öğretim üyesi bayan dansın bir sanat olduğunu belli kural ve kaidelerinin olduğunu dersi alınmadan yapılan
dansın görgüsüzlük ve apaçilik olduğunu dolambaçlı yollardan ima etti.
bu duruma göre çok mutlu olduğumda, yada güzel bir haber aldığımda yada bir müzikten keyif aldığımda o müziğin ritmine kendimi uydurup dans etmem için illa ders mi almam lazım?
yada keyifli bir anımda müzik açıp ayna karşısında saçma sapan içten gelen hareketlerle dans edersem ve kendimi izlerken müthiş eğlenirsem "apaçi,kıro,sonradan görme" mi olurum?..
çok saçma.
tamam sosyal ortamlarda topluluk içinde çalan müziğe göre aşırıya kaçmadan belli hareketler yapmak lazım ama her içten geldiği gibi dans eden adama da apaçi kıro görgüsüz denmez ki.
adam çok keyif almıştır. yani kopmuştur içinden geldiği gibi hoplar zıplar kıvırır bunu görenlerin
o adamı eleştirmesi "vay kıroya bak, apaçiye bak" diye kınaması değil.
"adama bak ne kadar mutlu ne kadar neşeli" diyerek onun mutluluğundan mutlu olması gerekir.
APAÇİLİK KİMLİKSİZLİKTİR
Okan bey ve değerli çok bilmiş öğretim üyesi konukları (iki lafı biraraya getiremeyen dj akmanı filan kastetmiyorum 2 bayan ve okan bey)
Apaçilik sonradan görmelik kıroluk nedir biliyor musunuz?
kimliksizliktir, karaktersizliktir, bilinçsizce popüler olmak için popüler olana yönelmektir.
Okan Bayülgen'in zaten ne kadar popülist olduğu ortada birde çıkmış benim kurukafadan bir küpem var ben şimdi apaçi mi oldum diyor
apaçisin tabi Okan bey hemde Apaçi Kralısın. farklı olmak, popüler olmak için yaptığın herşey
seni apaçilik girdabına iyice sokuyor. oysa normal olsan, kendin olsan kimliğini yanına alsan
apaçi olmaktan kurtulursun.
dün olmayan küpen bugün "küpe popüler olunca" niye var.
oradaki millete tepeden bakan milleti eleştiren iki bayanda avrupa apaçisi
kendi kültüründen kopmuş avrupai yaşama büyük bir hevesle sarılan
canı çok çeksede türk işi olur diye, alaturka diye, kıroluk diye "tarhana çorbası, dürüm, kebap yiyemeyen halay çekemeyen " ama genlerinde de bunun eksikliğini dolu dolu yaşayan zavallı özünden kopuk ezik hilkat garibesi insanlar. size baktığımda zaten apaçinin krallarını görüyorum.
apaçi arıyorsanız uzaklara bakmayın kendi popülizminize kendi kimliksizliğinize bakın...
gereksiz bir yazı ama kafama takıldı bi kere illa yazacağım.
destek yorumlarınızı bekliyorum.
Yorumlar
Okan Bayülgen, 1978-1979'da Tolgahan Dans Grubu'na giden ve Karl Marx okuyan bir arkadaşından bahsetti..Bu, Okan Bayülgen'in tamamen o an aklına gelen bir uydurma anı...Kritik yapılacak ya, konuklar da ne güzel balıklama atladılar bu anının üzerine..
Okan Bayülgen, insanların sınırı olduğunu unutan ve her türlü aşağılamayı kabullenmiş çürüklere konuşmayı çok seviyor..Dinliyormuş gibi yapıyor, duymuyor.. Kafasında o an için kendini ön plana çıkarmayı kafasına koymuş bir zavallı.. O kadar çok kazandığı paraya rağmen, benim için bir zavallı.. Çünkü o kendisi değil.. O bir kompleksler bütünü.. O bir yalan...Elwe aldığı hiçbir konuyu çözecek kapasitede değil.. Sorunları çözmüyor çürütüyor.. O kan Bayülgen, acaba o kral programları yapan ekipteki insanların sosyal ve ekonomik hakları konusunda da duyarlı mı?.. Sanmıyorum.. O kadar delikanlı olduğunu...
1. Çünkü,erkek konuklar, bir aşağılanmayla karşılaşırsa, Okan Bayülgen'e haddini bildirebilir..
2. Çünkü, Türkiye'de konuşmayı ve soru sormayı bilen tek Erkek, Okan Bayülgen'dir...
3. Çünkü, kız/kadın konuklarla istediği gibi dalga geçebilir...Ama erkeklerle kafa bulmak için yürek gerekir...
4.Çünkü, Erkeklerin köpekleşmeye tahammülü yoktur. Kadınların da elbette yoktur ama, kadınlar erkekler kadar Okan Bayülgen'e O'nun üslubuyla cevap vermekten çekinebilir.
5. Telefonla bir erkeği programa bağlatacak kişinin önce delikanlı olması gerekir..
6. Çünkü o sadece kendini beğenir ve bundan dolayı programlarının adında hep 'Kral' vardır...
onun için okan Bayülgen Apaçi kralı olmaktan hiçbir zaman kurtulamaz.
Programını sunarken, elektirkler kesiliyor ve o an Mehmet Ali Erbil," N'oluyo lan?..Mum Söndü mü oynuyoruz.." diye espri yapıyor..
1. Mehmet Ali Erbil'in bu espriyi yaparken yüzüne, vücut diline ve espri yaptıktan sonraki durumuna bakın.. Gerçekten bu espri alevi kardeşlerimizi küçük düşürmek için yapılmış olamaz. En azından vicdanlarımız böyle söylüyor...
2.Hani bizim hoşgörümüz, nerde?...Bir espriden bu kadar medet ummak niye?... Bu kadar mı hoşgörüsüz olduk...Mehmet Ali'ye bugüne kadar kaç tane alevi kardeşimiz telefonla bağlanmıştır. Bugüne kadar bir aşağılama yaptı mı?.. Hayır... O halde niye hemen mahkum ediyoruz onu?...
3.Eğer o espri orada söylendiği gibi kalsaydı ve üzerinde durulmasaydı, kimse 'Mum Söndü' ile ilgilenmeyecekti...Ama alevi kardeşlerimizin duygularını, düşüncelerini istismar etmek isteyenler hemen harekete geçti ve infazda bulundu..
4. Mehmet Ali Erbil(Beğenelim ya da beğenmeyelim) Türk Halkı'nın sıkıntılı zamanlarında yüzlere tebessümler ve gülücükler getiren bir insandı... Aile yaşantısı, boşanmaları, bazen esprileri hoşumuza gitmeyebilir.. Ama Türk Halkı, sadece ben, sen, o değil ki... Milyonlarca insan var bu halkın içinde ve Mehmet Ali'yi sevenler belki de bizden çok...
O halde o insanları neden Mehmet Ali Erbil'den mahrum bırakıyoruz...?..
Mehmet Ali'nin yaptığı ayıp ise, bu yapılan ne ?...
O da ayıp değil mi?...
Sağır sultan duysun gerisi önemli değil :) iyi çalışmalar arkadaşlar
çok yakında bomba gibi yeni 2 yazarımız geliyor
eşikteler camı tıkırdatıyorlar. :)
bizde sizi takip edelim bari.